top of page

SÜRDÜRÜLEBİLİR SATINALMA İLE GELECEK

Sevgili okuyucular,

Sizlerle bu köşede, Purchasing Türkiye Dergisinin Mart 2016 sayısında yayınlanan yazımı paylaşmak istiyorum. Derginin, profesyonel iş yaşamındaki satınalma fonksiyonunu hak ettiği yere taşıyacak en önemli araçlardan biri olacağını düşünüyorum.

Saygılarımla... SÜRDÜRÜLEBİLİR SATINALMA İLE GELECEK Devletler, ellerinde bulundurdukları satınalma gücünü, piyasanın, sürdürülebilirlik faktörleri olan sosyal, ekonomik ve çevre ile uyumlu ve katkılı hale gelmesi için bir yaptırım ve teşvik gücü olarak kullanmaya başladılar. Birleşmiş Milletler ve AB gibi uluslararası kurum ve kuruluşların da son yıllardaki zirve toplantılarında aynı yolda kararlar alması kaçınılmaz olarak bütün Dünya’da satınalmaya olan bakış açısını değiştirmeye aday bir gelişme olarak görülmektedir. Türkiye’de de yerini almaya başlayan bu yeni durum, firmaları, hem birer satınalmacı hem de tedarikçi olmaları nedeniyle iki taraflı olarak ilgilendirmektedir. Peki, bu duruma nasıl hazırlıklı olunmalı?

Son zamanlarda önemi gittikçe artmaya başlayan ve üzerinde araştırmaların sıklaştığı sürdürülebilirlik konusu, maliyet bazlı bakıldığında “değer zinciri” adını alan tedarik zinciri ve satınalmanın da gündeminde yoğunlukla yerini almaktadır. 1992 yılında “çevre ve gelişim” konulu olarak toplanan Birleşmiş Milletler, Dünya liderlerine ve halklarına seslenirken, yeryüzü kaynaklarını hoyratça tüketmenin önüne geçilmesi için yeniden düşünmenin zamanının geldiğini hatırlatıyordu[1]. Sürdürülebilirliğin ekonomik yönünün haricinde sosyal ve çevresel faktörlerinin de yerel, bölgesel, ulusal ve uluslararası ticari hayatın içinde geniş yer bulması için satınalmanın gücünün kullanılması düşüncesi Avrupa Birliği’nin kamu otoriterleri tarafından da önemsenmektedir[2]. Bunun en önemli nedenlerinden biri, AB otoriteleri tarafından yapılan harcamaların (satınalmaların) AB Gayri Safi Hasılasının yaklaşık % 19 unu oluşturmasıdır.

Uluslar arası otoritelerin satınalmanın gücünü sürdürülebilir bir Dünya yaratmada kullanmak istemeleri yakın gelecekte bu yaptırımın daha geniş alanlara taşınma ihtimalini beraberinde getirmektedir. Bu yalnızca devlet veya devletlerarası kural koymalar seviyesinde kalmayacak, kamu kuruluşlarına mal ve hizmet satmak durumunda olan özel sektör satınalmalarına da sıçrayacaktır. Kamu satınalmalarında ön koşul olan veya şartnamelere yazılan ürün ve alt yüklenici standartları, tedarikçileri ve tedarikçilerin tedarikçilerini henüz ihaleye hazırlık aşamasında sürdürülebilirlik koşullarını sağlamış olmaya zorlayacaktır. Firmalar, direk olarak kamuya herhangi bir ürün satmıyor olsa bile tedarikçilerine sağladıkları ham madde veya yarı mamullerde aranan sürdürülebilirlik şartlarından dolayı hem ürünlerini hem de organizasyonlarını bu şartlara adapte etmek zorunda kalabilirler.

Satınalma, bir yandan daha fazla kaynak tüketimine yol açan bir eylem olmakla beraber diğer yandan kaynakların tüketiminde sürdürülebilirlik ilkelerine uyulması açısından bir kontrol mekanizması olarak kullanılabilir. En başta sürdürülebilirlik esaslarını çok iyi belirleyerek firma içinde içselleştirmek ve bu esasları tedarikçi seçiminde ve değerlendirmesinde etkin bir şekilde kullanmak, yalnızca kendi organizasyonu değil aynı zamanda etkileşim içinde bulunulan tüm iş çevresinde de sürdürülebilirliğin yaygınlaştırılmasına katkıda bulunacaktır[3].

Birleşmiş Milletler Çevre ve Kalkınma Komisyonu’nun 1987 yılı tanımına göre: "İnsanlık, gelecek kuşakların gereksinimlerine cevap verme yeteneğini tehlikeye atmadan, günlük ihtiyaçlarını temin ederek, kalkınmayı sürdürülebilir kılma yeteneğine sahiptir[4]. Sosyal anlamda düşündüğümüzde ise “ Sürdürülebilirlik, uzun vadede, bir birey ya da kurumun, daha geniş bir toplumun sosyal ve ekonomik çıkarına olacak şekilde çevreye duyarlı davranma prensibidir“. Satınalma, birçok disiplinin merkezinde bulunma özelliği nedeniyle sürdürülebilirliğin yaygınlaştırılmasında ortak bir rol oynayabilir. Şimdi en baştaki sorumuza gelecek olursak: Sürdürülebilirliği satınalmaya entegre etmek durumunda kalır veya bunu yapmayı bizzat istersek nelere dikkat etmemiz gerekir? Buna cevap olarak şunları sıralayabiliriz[5];

  • Satın alınan her tür ürün ve hizmetin ömür devri ve tedarik zinciri süresince karşılaşılması muhtemel tüm negatif etkilerini minimize etmek.

  • Kaynak kullanımına olan talebi asgariye indirmek (Satınalmanın azaltılması, az yakıt kullanan araçlar, geri dönüşümlü malzemenin kullanılması vb.).

  • Sözleşmelere en uygun fiyat ve şartların konduğundan ve asgari seviyedeki etik, insan hakları ve işveren şartlarının sağlandığından emin olmak.

  • Küçük ve orta ölçekli müteşebbisler ve gönüllü sektör kuruluşları için fırsatlar yaratmak ve aynı zamanda iş, farklılık, eğitim ve yetenek gelişimini desteklemek.

Sürdürülebilirliğin üç ana konusu olan sosyal, ekonomik ve çevre faktörlerinin satınalma ile etkileşimlerinden aşağıdaki görevleri çıkarmak mümkündür[6]:

Sürdürülebilir Satınalmanın Ekonomik Faktörleri;

  • Yeşil teknoloji, geri dönüşüm sanayi yaratmak

  • Tüm ömür maliyetini dikkate almak

  • Küçük ve orta ölçekli teşebbüsleri desteklemek

  • Piyasaya girişteki engelleri kaldırmak

  • Tedarikçilerle yapılan sözleşmelerin uygun şart ve fiyat seviyelerinde olmasını sağlamak

Sürdürülebilir Satınalmanın Sosyal Faktörleri;

  • Farklı etnik yapıdaki tedarikçilere de fırsat vermek

  • İşe alımda eşit haklar sağlamak

  • İşçilerin sağlık ve güvenliği konularını desteklemek

  • Eğitim ve yetenek geliştirmeye imkân sağlamak

  • Etik ticaret ve kaynak kullanımı (Uygun fiyatlandırma)

Sürdürülebilir Satınalmanın Çevresel Faktörleri;

  • Egzoz, emisyon hacimleri

  • Suya salınan atıklar (Kirleticiler)

  • Toprağa atılan atıklar (Kimyasal gübreler)

  • Hammadde ve kaynakların kullanımı

  • Yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı

  • Enerji kaynağı salınımları (Gürültü, radyasyon vb.)

  • Atık ve çöpler (Geri dönüşüm ve atık azaltma)

Sürdürülebilir Satınalma Prensipleri[7];

  • Açıklık, ayrım yapmama, rekabete dayalı ve muteber bir satınalma yaklaşımı, tedarikçi yakın takibi ve risk yönetimi alıştırmaları

  • Sürdürülebilir satınalma, geleneksel satınalma yetenekleri gerektirir. (Müzakere, etkileme, iletişim ve analiz)

  • Sürdürülebilir satınalma, liderlik yeteneği gerektirir (Başarı için gelişmiş liderlik yeteneği gereklidir)

  • Sürdürülebilir satınalma, sürekli bir gelişim sürecidir. Ürünün ömür devri boyunca karşılaşılabilecek tüm riskleri, etkilerini ve çözüm yollarını ele alan bir yaklaşımdır.

  • Sürdürülebilir satınalma, organizasyonun hedeflerine ulaşmasında geniş çaplı katkıda bulunur: Finansal katkının yanında CO2 salınımındaki azalmadan inovasyon stratejilerine, müşterek sorumluluktan kamu siyasetine kadar.

  • Sürdürülebilir satınalma, sonuçların ve çıktıların gözlemlenmesi ve ölçülmesini gerektirir: CO2 emisyon hacmindeki azalma, maliyet indirimleri, istihdam yaratma ve eğitim imkanları.

  • Sürdürülebilir satınalma, küresel pazarlarda uygulanır: Yerel, ulusal ve uluslar arası seviyelerdeki etkilerin tamamı hesaba katılmalıdır.

  • Organizasyonlar etik ve sorumlu davranışlar sergilemelidirler: Olgun müesseseler, ekonomik kazancın ötesinde ahlaki ve etik nedenlerle sürdürülebilir gelişme arayışındadırlar.

Satınalmacılar, sürdürülebilirliği maksimize edebilmek için karar alma ve çıktılarda sorumluluk almalıdırlar: Örneğin sürdürülebilir çözümlerin olmadığı yerlerde kendi pazarları ve tedarik zincirlerinde rekabet ve kapasite oluşturmaya çaba göstermelidirler.

Sürdürülebilirlik gibi hayati bir konunun satınalma vasıtası ile yerleştirilmeye çalışılması bir yönden bakıldığında satınalma fonksiyonunun bugüne kadar çok da anlaşılmamış önemini gözler önüne sererken aynı zamanda yukarda bir nebze değindiğim ve bu sütunlara sığamayacak kadar çok ve önemli sorumlulukları da satınalma profesyonellerinin üzerine adeta yıkmaktadır. Burada satınalmacılara düşen görev önümüzdeki bu sürece hazırlıklı olacak şekilde bilgi ve donanım edinerek sürdürülebilirlik ile satınalmanın entegrasyonu ve bunun tedarik zinciri ile uyumunun sağlanması için fikren ve bedenen hazır olmaktır. Son söz olarak şunu söylemek gerekir ki yine isimsiz kahramanlar olan satınalmacılar devreye girecek ve işlerin tıkırında gitmesi için ellerinden geleni yapacaklardır.

Halim Yurdakul

Yrd.Doç.Dr.

OKAN Üniversitesi İİBF Uluslararası Lojistik Bölümü Öğretim Üyesi ---------------------------------------------------------------------------------------------- [1] Elanor Fisher, (2013), The power of purchase: Addressing sustainability through public procurement, 2013 [2]Luca Tosoni, (2013), The impact of the revised WTO government procurement agreement on the EU procurement rules from a sustainable perspective, 2013 [3] Halim Yurdakul, Satınalma Yönetimi Süreçler ve Uygulamalar, Nobel Yayınevi, Ankara, 2015, s. 233 [4] Genel Başvuru Sitesi, http://tr.wikipedia.org/wiki/Sürdürülebilirlik; Çevrimiçi : 07.12.2014 [5] Halim Yurdakul, Satınalma Yönetimi Süreçler ve Uygulamalar, Nobel Yayınevi, Ankara, 2015, s. 234 [6] Halim Yurdakul, Satınalma Yönetimi Süreçler ve Uygulamalar, Nobel Yayınevi, Ankara, 2015, s. 235 [7] Halim Yurdakul, Satınalma Yönetimi Süreçler ve Uygulamalar, Nobel Yayınevi, Ankara, 2015, s. 236

Hakkımda

Görev Unvanı: Yrd. Doç. Dr.
Görev Yeri: Okan Üniversitesi
Yıl: 2014 - halen

Diğer Gönderilerim
İletişim Adreslerim
Takip Edin

E-Mail:
halim.yurdakul@okan.edu.tr

Telefon:
(021x) xxx xx xx
 

  • Facebook Social Icon
  • LinkedIn Social Icon
  • Twitter Social Icon
bottom of page